Hoşgeldin, Ziyaretçi |
Sitemizden yararlanabilmek için Kayıt olmalısınız.
|
|
|
3. Köprüye 200 Lira Vermek İstemeyen Kamyoncular, İskelelere Akın Ediyor |
Yazar: SanalikaForum - 06-05-2017, 15:32 - Forum: Ekonomi Haberleri
- Yorum Yok
|
 |
Yavuz Sultan Selim köprüsü ve Kuzey Marmara otoyolunun açılması ve ağır tonajlı araçlara zorunlu kılınmasının ardından şoförler masrafları azaltmak için Sirkeci - Harem arabalı vapur hattına yöneldi. Yasa gereği sadece sabah 10.00 akşam 16.00 saatleri arasında şehir içine girmelerine izin verilen Kamyonları, artık günün her saati feribot iskelelerinde görmek mümkün.Arabalı vapur kullanan kamyon şöförleri üçüncü köprünün hem uzaklığından hem de geçiş ücretlerinden şikayetçi.
İKİ KÖPRÜ AĞIR TONAJLI ARAÇLARA YASAKLANMIŞTI
Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün açılmasının ardından kamyon ve TIR'ların Fatih Sultan Mehmet Köprüsünü kullanmaları yasaklanmıştı. Kaçak geçişlere uygulanan cezaların arttırılması ile birlikte sürücüler masrafları azaltmak için çareyi, Sirkeci - Harem arasında çalışan arabalı vapurlarını kullanmakta buluyor.
ARABALI VAPURLAR AĞIR TONAJLI ARAÇLARIN İSTİLASINA UĞRADI
Bu nedenle Sirkeci-Harem arabalı seferleri uzun süredir adeta bir kamyon istilasına uğramış durumda. Eskiden neredeyse sadece küçük araçların kullandığı hatta bugün artık kamyonlar tarafından kullanılıyor. Büyük tonajlı araçların yarattığı kuyruk ve bekleme sürelerini arttırmaları nedeniyle artık küçük araç sürücüleri, boğaz köprülerini ya da Avrasya tünelini kullanarak kıta değiştiriyor. Bu nedenle artık Feribotlarda ve iskelelerde ki bekleme alanlarında neredeyse sadece ağır tonajlı araçlar görünüyor.
YASAK SAATLER DE GEÇİYORLAR
Öte yandan yasa gereği ağır tonajlı araçlar İstanbul'un içinde sabah saat 10.00 ile akşam 16.00 saatleri arasında gerebiliyor. Ancak şu anda günün her saatinde feribotlarda ve iskelelerde kamyonları görmek mümkün. Sabah saat 08.30 ile 09.30 saatleri arasında yaptığımız çekimlerde Sirkeci Feribot iskelesi ve ve feribotlar tıka basa kamyonlarla yüklü olduğu görüldü. Yasak saatlerde şehir içine girdiği tespit edilen kamyon şoförlerine 95 lira para cezası kesiliyor.
ARABALI VAPURA BİNMELERİNİ ENGELLEYECEK BİR YASA YOK
Küçük araç sürücülerinin de tepkisini çeken kamyonların arabalı vapura binmesini engelleyecek bir yaptırım ise bulunmuyor. Arabalı vapurların ağır tonajlı araç taşımasını kısıtlanmadığını belirten yetkililer, zaman zaman bazı çok ağır tonajlı ve akışı etkiyecek kadar büyük araçların geri çevrildiğini onu dışında kısıtlama olmadığını belirttiler.
200-250 LİRA YERİNE 17 LİRAYA GEÇİYORLAR
Arabalı vapur kullanan kamyon şoferleri ikinci köprünün hem uzaklığından hem de geçiş ücretlerinden şikayetçi, Şoförler Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Marmara otoyolunu kullandıklarında yaklaşık 200-250 lira maliyet yüklerinin olduğunu ve zamandan kaybettiklerini belirtiyor. Sirkeci-Harem arasında ise yüksek tonajlı araçlar için geçiş ücreti ise sadece 17 lira.
DHA
|
|
|
Kayseri'de Karayolu Güvenliği ve Trafik Haftası |
Yazar: SanalikaForum - 06-05-2017, 15:30 - Forum: Yurttan Haberler
- Yorum Yok
|
 |
Kayseri'de Karayolu Güvenliği ve Trafik Haftası dolayısıyla tören düzelendi.
Vali Yardımcısı Zekeriya Güney, Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen törende, haftanın amacının, toplumda trafik bilincini yükseltmek ve kazaları azaltmak olduğunu söyledi.
Türkiye'de her yıl binlerce insanın trafik kazalarında hayatını kaybettiğini, onbinlerce insanın yaralandığını, milyarlarca lira maddi zarar meydana geldiğini dile getiren Güney, şöyle devam etti:
"Kayseri'de 2 yıldır görev yapıyorum. Burada dikkatimi çeken husus, daha sarı ışıkta kornalar çalmaya başlıyor. Bu da demektir ki insanların birbirine saygısı zayıf. Bu bilinci artırmak zorundayız. Her geçen yıl yollarımız güzelleşiyor, kullanılan araçlar daha kaliteli olmuyor ama insanlardaki bilinç artmadıkça kazaların önü kesilmez. Bu nedenle bütün vatandaşlarımızı trafikte saygıya davet ediyorum."
İl Emniyet Müdür Yardımcısı Sefa Sarıkaya da Türkiye'deki ölümlü trafik kazalarında 2015'e göre geçen yıl yüzde 10 düşüş olduğunu belirtti.
Kayseri'de ise bu oranın yüzde 23'e yaklaştığını dile getiren Sarıkaya, "Amacımız, insanların hayatlarını sağlıklı ve güvenli bir şekilde idame ettirebilmeleri. Bu oranın Kayseri'de yüzde 23'e ulaşması bizim için sevindirici." dedi.
Sarıkaya, ayda yaklaşık 7 bin kişiye trafik eğitimi verdiklerine dikkati çekerek, amaçlarının cezalandırmak değil, can güvenliğini sağlamak olduğunu vurguladı.
Denetimsiz de olmayacağına işaret eden Sarıkaya, "Eğitimlerimiz ve denetimlerimiz devam edecek. Vatandaşlarımızdan da bizlere destek olmalarını bekliyoruz." ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından, yılın okul servis şoförü seçilen İskender Kütük, halk otobüsü şoförü İsmail Yücel ve ticari taksi şoförü Ziya Savur ile hafta dolayısıyla düzenlenen resim, şiir ve slogan yarışmalarında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.
Gazi Paşa İlkokulu öğrencilerinin halk oyunları gösterileri sergilediği törenin ardından, trafikle ilgili kamu kurumlarının hazırladığı serginin açılışı gerçekleştirildi. Sergide, çeşitli silahlarla ateş edilerek tahrip edilen trafik levhaları dikkati çekti.
AA
|
|
|
Türk Turizminin Önemli 40 Firma Temsilcisi Diyarbakır'da |
Yazar: SanalikaForum - 06-05-2017, 15:28 - Forum: Yurttan Haberler
- Yorum Yok
|
 |
Türk turizminin önemli 40 firma temsilcisi Diyarbakır'da
TÜRKİYE'de, GAP ve kültür turları düzenleyen, ülkenin önde gelen tur şirketlerinin yetkilileri ile TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy ve yönetim kurulu üyeleri, Diyarbakır'da bir araya geldi. Türkiye'nin çeşitli illerinde turizm faaliyeti yürüten 40 firma temsilcisi, kentin tarihi ve turistik bölgelerini gezerek, çatışmalı süreçte kente tur düzenleyemediklerini söyledi. Güvenlik sıkıntısı olmadığını kaydeden firma temsilcileri, kentin artık güvenli hale geldiğini belirterek, herkesi Diyarbakır'a davet etti.
Diyarbakır Valiliği'nin koordinasyonunda, Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Turizm Müdürlüğü, turizm şirketleri ile bazı sivil toplum kuruluşlarının hazırladığı program çerçevesinde, Türkiye'de faaliyet yürüten 40 tur operatörü Diyarbakır'a geldi. Kente bu sabah gelen firma temsilcileri, tarihi ve turistik öneme sahip Sur İlçesi'ndeki Hasan Paşa Hanı'nda sabah kahvaltısı yaptı. Rehber eşliğinde ilçeyi gezen heyet, sırasıyla tarihi Ulu Cami, Cahit Sıtkı Tarancı, Ahmed Arif müzelerini gezdikten sonra dengbej evine geçti. Burada dengbej dinletisi yapılan firma yöneticilerine, dengbej kültürü hakkında bilgiler verildi. Geziye katılan firma yöneticileri, gezdikleri tüm alanları telefon ve fotoğraf makineleriyle görüntülerken, kente ilk kez gelen bazı yöneticiler ise Diyarbakır'a hayran kaldıklarını söyledi. 2015 yılında yaşanan çatışmalar nedeniyle kente tur düzenleyemeyen firma sahipleri şuan da kentte her hangi bir olumsuzluğun olmadığına tanık olduklarını anlattı. Firma temsilcileri, sosyal medya üzerinden de gezi fotoğraflarını paylaşarak bir akım başlattıklarını söyledi. Diyarbakır'ın tarihi ve kültürel mimarisinin turizmde büyük önem taşıdığını belirten turizm firması yöneticileri, azalan talepleri bu projeyle yeniden canlandıracaklarını ve kente sürekli tur düzenleyecekleri mesajını verdi.
Diyarbakır'daki gezileri devam eden firma yöneticilerine tarihi Zerzevan Kalesi, Eğil İlçesi'nin de gezdirileceği öğrenilirken, katılımcılar gezilerin ardından Diyarbakır'ın turizm potansiyeli üzerine yapılacak çalıştaya katılacak. Proje kapsamında Diyarbakır'ın başta bu yıl olmak üzere önümüzdeki yıllarda da GAP ve kültür turlarına alınması için tur operatörlerinin, yereldeki çözüm ortakları ile bir araya gelmesi, tur operatörleri ile Diyarbakır'daki seyahat acenteleri ve oteller arasında işbirliği görüşmelerinin yapılması sağlanacak.
DHA
|
|
|
Kütahya'nın Fethinin 943. Yılı |
Yazar: SanalikaForum - 06-05-2017, 15:27 - Forum: Yurttan Haberler
- Yorum Yok
|
 |
Kütahya'nın, Anadolu Selçuklu Devleti tarafından fethinin 943. yıl dönümü Hıdırellez ile birlikte kutlandı.
Vali Ahmet Hamdi Nayir, tarihi Kütahya Kalesi'nde düzenlenen törende, kentin 1097'de Haçlıların istilasına uğradığını ve 1233'te Anadolu Selçuklu hükümdarlarından 1. Alaaddin Keykubad döneminde İmadeddin Hazer Dinari tarafından yeniden fethedilerek ebedi Türk yurdu olduğunu hatırlattı.
Kütahya'nın fethinin ve Hıdırellez'in aynı günde kutlanmasının büyük anlam ifade ettiğini belirten Nayir, şöyle konuştu:
"Orta Asya'dan beri getirdiğimiz Hıdırellez adetini ve Orta Asya'dan gelenlere kapısını açan, 1071'den sonra bize açılan Kütahya kapısının iki yıl dönümünü birlikte kutluyoruz. Fetih günleri bu topraklarda bizim özgürce kendi irademizle huzurlu bir şekilde yaşamamızı temin eden, şehitlerimizi, gazilerimizi andığımız günler olarak önemli günlerdir. Bizler bu topraklarda olduğumuz müddetçe tarihimizden ve kültürümüzden getirdiğimiz değerleri yaşatıp birlik ve beraberliğimizin çimentosu olan bu değerleri gelecek nesillere de aktarmamız lazım. Hep birlikte aynı duyguyu paylaşan milletler, bu topraklar üzerinde var olmada başarılı olacaklardır. Yoksa 15 Temmuz'da gördüğümüz gibi bu toprakları bize çok görenler, tarihimizden ve kültürümüzden getirdiğimizi bu değerlerle oynayacak ve bu değerlerden ayrı tutmaya çalışacak."
"Fetihteki asıl mana, gönüllerin fethidir"
Belediye Başkanı Kamil Saraçoğlu da Hıdırellez'in, birlik ve beraberliğin sembolü olduğunu söyledi.
Hıdırellez'in yüzyıllardır kutlanan bu günde Kütahya halkıyla birlikte olmaktan duyduğu mutluluğu içerisinde olduğunu ifade eden Saraçoğlu, şunları dile getirdi:
"Bundan 943 yıl önce, yine böyle bir Hıdırellez günü Kütahya'mız fethedilmiş ve Müslüman Türk yurdu olarak hamdolsun bugünlere kadar gelmiştir. Bizim inancımızda bildiğiniz gibi fetihteki asıl mana, gönüllerin fethidir. Gönüller fethedilmeden şehirlerin fethedilmesinin bir manasının olmadığını bilen ecdadımız, 'Biz gelmedik kavga için, bizim işimiz sevgi için. Hakk'ın evi gönüllerdedir, gönüller yapmaya geldik.' demiştir. Düsturuyla şanlı tarihimizdeki en güzel fetihleri gerçekleştirmiştir. Ne mutlu Kütahyamıza ki Evliya Çelebi'nin memleketi olan bu şehir, Allah'ın lütfuyla yine Allah dostu, iki gönül insanı Hızır ve İlyas Aleyhisellam'ın buluştuğu bir günde fethedilmiştir. Bin yıla yakın süredir ana yurdumuz olan bu topraklar, inşallah kıyamete kadar ana yurdumuz olmaya devam edecektir."
Konuşmaların ardından, Evliya Çelebi Mehter Takımı ve halk oyunları ekipleri gösteri sundu.
Etli pilav ve helvanın ikram edildiği kutlamalara, AK Parti Kütahya Milletvekili Mustafa Şükrü Nazlı ve İl Emniyet Müdürü Hasan Çevik de katıldı.
AA
|
|
|
SKB'ye Üye Başkanlar Denizli'de Toplandı |
Yazar: SanalikaForum - 06-05-2017, 15:25 - Forum: Yurttan Haberler
- Yorum Yok
|
 |
Her yönüyle yaşanabilir sağlıklı kentler oluşturmak hedefiyle 2005 yılında kurulan SKB, 26. Olağan Meclis Toplantısı´nı Denizli´de organize etti. Şehirlerde jeotermal kaynakların kullanımı konulu konferansın da yapıldığı toplantı, Denizli Büyükşehir Belediyesi´nin ev sahipliğinde düzenlendi. SKB ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Denizli Valisi Ahmet Altıparmak ve Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan'la birlikte 64 üye belediyeden yaklaşık 300 davetlinin katıldığı toplantı, kırmızı suyu ile ünlü Pamukkale İlçesinin Karahayıt Mahallesi´nde yapıldı. Meclis toplantısında Balıkesir'in Burhaniye, Kocaeli'nin Körfez ve Antalya'nın Gazipaşa belediyelerinin üyelik başvuruları da görüşülüp karar bağlandı. Yeni belediyelerin katılımı ile SKB'nin üye sayısı 67'ye çıkmış oldu. Program başlangıcında Denizli Büyükşehir Belediyesi Halk Dansları Topluluğu sahne alarak, yöresel zeybek oyununu sergiledi.
Organizasyonun jeotermal kaynaklarını ilgilendiren bölümü, 3 farklı başlık altındaki oturumla tamamlandı. 'Sağlıklı Kentlerde Jeotermal Kaynakların Özellikleri ve Potansiyelleri', 'Sağlıkta Jeotermal Kullanımı ve Jeotermal Turizm' ve 'Jeotermal Enerji ve Tarımsal Kullanım' isimli oturumlarda yapılan araştırma ve öneriler, konunun uzmanları tarafından detayları ile anlatıldı. SKB'ye üye belediyelerin temsilcileri, 5-7 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen organizasyon kapsamında ayrıca Denizli Büyükşehir Belediyesi´nin hayata geçirdiği çevresel, sosyal ve turizm yatırımlarını inceleme fırsatını da buldu.
SKB ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, meclis toplantısı öncesindeki konuşmasında, Denizli'de hem 26. olağan meclis toplantısını gerçekleştirmek hem de 'sağlıklı kentlerde jeotermal kaynakların kullanımı' konusunu ele almak amacıyla bir araya geldiklerini ifade etti. Konferans kapsamında jeotermal kaynakların özellikleri, potansiyelleri, sağlıkta, turizmde, enerji ve tarımda jeotermal kullanımı konularında uzmanları dinleme fırsatı bulduklarını söyleyen Başkan Altepe, programın oluşmasında büyük emeği olan Prof. Dr. Ünal Altınbaş'a şükranlarını sundu.
Başkan Altepe, yaptığı konuşmada, SKB olarak gerçekleştirdikleri faaliyetlere de değindi. SKB olarak en son Mersin'de toplandıklarını ve karbon ayak izi konusunda yapılan çalışmaları masaya yatırdıklarını belirten Başkan Altepe, madde bağımlılığı, şehir sağlık profili eğitimi, üniversite öğrencilerine verilen destekler, karbon salınım envanterinin hesaplanması ve karbon ayak izinin azaltılması ile gönüllü bisiklet turları konularında yapılan faaliyetler konusunda SKB üyelerini bilgilendirdi.
Başkan Altepe, meclis toplantısındaki açıklamasında, birlik üyesi olan yeni belediyeleri tebrik etti. Her üye belediyeyle ayrı bir heyecan duyduklarını, en son Mersin'de 64 olan üye sayısının Denizli toplantısıyla birlikte 67'ye çıkartıldığını vurgulayan Başkan Altepe, "Balıkesir'in Burhaniye, Kocaeli'nin Körfez ve Antalya'nın Gazipaşa belediyelerinin üyelik başvurularını görüşüp bu meclis toplantısında karara bağladık. Kendilerine 'Hoş geldiniz' diyorum. Yeni belediyelerimizle birlikte üye sayımız 67'ye ulaşmış oluyor. Geçtiğimiz meclis toplantılarında da konuşmuş ve birliğin 2020 yılı hedefini 60 belediye olarak belirlemiştik. Yeni üyelerimizle hedefimizi de aşmanın ayrı bir mutluluğunu yaşıyoruz" dedi.
Başkan Altepe, organizasyon kapsamında yapılan ağırlama nedeniyle Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan'a teşekkür etti.
Denizli Valisi Ahmet Altıparmak ise konuşmasında, Türkiye'deki termal sağlık turizminin yaşadığı sıkıntılara değindi. Ülkede yer altı kaynakları bakımından bölgesel farklılıklar gösteren birbirinden değerli kaynak sularının bulunduğunu ifade eden Altıparmak, başta SKB üyesi belediyeler olmak üzere kamunun bu alanda çekici yatırımlar yapmak durumunda olduğunu kaydetti. SKB yetkililerinden 'termal kaynakların kullanımının yaygınlaştırılması konusunda' tesis ve hizmet anlamında etkin lobicilik yapmalarını isteyen Altıparmak, "Elimizde büyük bir termal güç var. Dünyadaki gelişmelere uygun olarak, kendi insanımız için de hızlı bir şekilde yaşanabilir şehirler oluşturmak zorundayız. Bu konuda en büyük handikap, mevzuat eksikliğidir. SKB etkin bir lobicilik yapacak güce sahip. Mevzuatlar iyileştirilip, hızlı bir şekilde termal kültür oluşturmalıyız" diye konuştu.
Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan da yaptığı konuşmada, hem jeotermal kaynaklar hem de bu kaynakların kullanımı konusunda Denizli'nin Türkiye'ye örnek olduğunu dile getirdi. İl sınırları içerisindeki jeotermal kaynaklarda 30 dereceden 250 dereceye kadar su alınabildiğini kaydeden Zolan, bu kaynakların her birinin içeriğinin farklı olduğunu ifade etti. Pamukkale'de şeffaf su bulunurken Karahayıt'ta kırmızı renkte su alınabildiğini vurgulayan Zolan, "Sarayköy Ovası'nda ise 250 dereceden su alabiliyoruz. Orada Zorlu Enerji ile elektrik üretiyoruz" diye konuştu. Zolan, SKB üyesi belediyelerin temsilcilerini 2000 yıl önce bile şifa dağıtan Karahayıt'ta ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Ege Üniversitesi Ziraat Mühendisliği Fakültesi Toprak Bölümü eski Öğretim Üyesi Prof.Dr. Ünal Altınbaş da açılış konuşmalarında söz alarak konferansın içeriği konusunda katılımcılara bilgiler verdi.
Bültenler
|
|
|
|