İbni Abbas(Radıyallâhu Anhuma)dan rivayet edildiğine göre, i’tikâf eden hakkında, Rasûlüllâh (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“İ’tikâf, günahları hapseder (sahibini bütün serlerden ve günahlardan korur) ve bütün iyilikleri işleyen gibi ona (i’tikâfa girene) sevaplar yazılır.” (İbn-i Mâce, Sıyam:67)
Hadîs-i şerîfe göre, i’tikâf edip bu esnada günah işlemekten kendisini tutan bir mümin, tüm iyilikleri işlemiş gibi sevap kazanır. Bu cümleden gaye, i’tikâfa teşviktir.
Bir kere, İbn-i Abbas (Radıyallâhu Anhuma)Efendimiz(Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)in mescidinde i’tikâftaydı.
Bir adam kendisine gelerek ihtiyacını arzetti. O da, onun işini görmek için kalkıp onunla beraber giderken Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)in kabri şerifini göstererek:
“Şu kabri şerifin sahibi(Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)in şöyle buyurduğunu işittim.” dedi:
“Her kim bir kardeşinin ihtiyacı için yürürse, o, kendisi için on sene itikaf etmesinden hayırlıdır. Her kim Allâh rızası için bir gün i’tikâf ederse Allâh-u Te’âlâ, onunla cehennem arasına üç hendek koyar ki, her bir hendek doğu ile batı arasından daha uzaktır.” (Heysemî, Mecma’u’z-Zevâid:8/195, Suyûtî, ed-Dürrü’l-Mensûr:1/485)
Hazreti Ali’nin oğlu Hazreti Hüseyin (Radıyallâhu Anhuma)dan rivayet edildiğine göre: Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)şöyle buyurmuştur:
“Her kim Ramazan’da on gün i’tikâf yaparsa, iki hac ve iki ömre yapmış gibi olur.” (Süyûtî, ed-Dürrü’l-Mensûr: 1/486)
Amr İbn-i Şuayb’ın, babasından, onun da dedesinden (Radıyallâhu Anhum)dan rivayet ettiğine göre Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem):
“Bir adamın, (mümin) kardeşine şevk (sevgi) ile bakması, benim şu mescidimde bir sene i’tikâf etmesinden hayırlıdır.” buyurmuştur.(Süyûtî, ed-Dürrü’l-Mensûr: 1/488)
“İ’tikâf, günahları hapseder (sahibini bütün serlerden ve günahlardan korur) ve bütün iyilikleri işleyen gibi ona (i’tikâfa girene) sevaplar yazılır.” (İbn-i Mâce, Sıyam:67)
Hadîs-i şerîfe göre, i’tikâf edip bu esnada günah işlemekten kendisini tutan bir mümin, tüm iyilikleri işlemiş gibi sevap kazanır. Bu cümleden gaye, i’tikâfa teşviktir.
Bir kere, İbn-i Abbas (Radıyallâhu Anhuma)Efendimiz(Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)in mescidinde i’tikâftaydı.
Bir adam kendisine gelerek ihtiyacını arzetti. O da, onun işini görmek için kalkıp onunla beraber giderken Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)in kabri şerifini göstererek:
“Şu kabri şerifin sahibi(Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)in şöyle buyurduğunu işittim.” dedi:
“Her kim bir kardeşinin ihtiyacı için yürürse, o, kendisi için on sene itikaf etmesinden hayırlıdır. Her kim Allâh rızası için bir gün i’tikâf ederse Allâh-u Te’âlâ, onunla cehennem arasına üç hendek koyar ki, her bir hendek doğu ile batı arasından daha uzaktır.” (Heysemî, Mecma’u’z-Zevâid:8/195, Suyûtî, ed-Dürrü’l-Mensûr:1/485)
Hazreti Ali’nin oğlu Hazreti Hüseyin (Radıyallâhu Anhuma)dan rivayet edildiğine göre: Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)şöyle buyurmuştur:
“Her kim Ramazan’da on gün i’tikâf yaparsa, iki hac ve iki ömre yapmış gibi olur.” (Süyûtî, ed-Dürrü’l-Mensûr: 1/486)
Amr İbn-i Şuayb’ın, babasından, onun da dedesinden (Radıyallâhu Anhum)dan rivayet ettiğine göre Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem):
“Bir adamın, (mümin) kardeşine şevk (sevgi) ile bakması, benim şu mescidimde bir sene i’tikâf etmesinden hayırlıdır.” buyurmuştur.(Süyûtî, ed-Dürrü’l-Mensûr: 1/488)