Değerli kardeşimiz,
Evet, bu hadis sahih kaynaklarda vardır.
Peygamberimiz (asm) Cahiliye döneminde yıkılan Kâbe binası yeniden yapılırken, –bugün adına hatîm denilen hıcr-i İsmâîl’in- neden duvarların dışında bırakıldığı anlatmış, bunun malzeme eksikliğinden kaynaklandığını açıklamış, “Halk İslam’a yeni girdiği ve henüz eski inançlarından psikolojik olarak da tamamen sıyrılmayanlar bulunduğu, Kâbe’yı yıkıp tam olarak yeniden yapması halinde bunun bazı kimselerin inancına zarar verebileceğini düşünerek” yıkıp yapmaktan vazgeçmiştir.
Bu hadisi açıklayan alimlere göre, eğer Kâbe arsasının tama olarak duvarlarla örülmesi farz olsaydı Peygamberimiz bunu yapardı. Arsayı belirlediği ve tavaf için de bu arsanın etrafında dolaşmak yeterli olduğu için müstehab olan duvar tashihinden vazgeçti; çünkü bu müstehabbı (yapılması iyi fakat terk edilmesi de caiz olan) işi yapsaydı zararı faydasından daha çok olabilecekti.
Bu hadisten ve uygulamadan çıkarılabilecek pek çok ders vardır.
Müminler ibadetlerinde ve diğer davranışlarında hem farz, vacib, sünnet, haram, mekruh, mübah gibi hükümlerin sıra ve derecelerine riayet etmeli, hem de yapılanın din ve dünya hayatına fayda ve zararını daime göz önünde bulundurmalıdırlar.
Bir de topluma yönelik ahlak eğitiminde, iyiyi koruma ve kötüyü engelleme(marufu emir, münkeri nehiy) vazifesinde yaparken bozmamaya, daha iyisini elde edeyim derken daha kötüsüne sebep olmamaya dikkat etmelidirler.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
Evet, bu hadis sahih kaynaklarda vardır.
Peygamberimiz (asm) Cahiliye döneminde yıkılan Kâbe binası yeniden yapılırken, –bugün adına hatîm denilen hıcr-i İsmâîl’in- neden duvarların dışında bırakıldığı anlatmış, bunun malzeme eksikliğinden kaynaklandığını açıklamış, “Halk İslam’a yeni girdiği ve henüz eski inançlarından psikolojik olarak da tamamen sıyrılmayanlar bulunduğu, Kâbe’yı yıkıp tam olarak yeniden yapması halinde bunun bazı kimselerin inancına zarar verebileceğini düşünerek” yıkıp yapmaktan vazgeçmiştir.
Bu hadisi açıklayan alimlere göre, eğer Kâbe arsasının tama olarak duvarlarla örülmesi farz olsaydı Peygamberimiz bunu yapardı. Arsayı belirlediği ve tavaf için de bu arsanın etrafında dolaşmak yeterli olduğu için müstehab olan duvar tashihinden vazgeçti; çünkü bu müstehabbı (yapılması iyi fakat terk edilmesi de caiz olan) işi yapsaydı zararı faydasından daha çok olabilecekti.
Bu hadisten ve uygulamadan çıkarılabilecek pek çok ders vardır.
Müminler ibadetlerinde ve diğer davranışlarında hem farz, vacib, sünnet, haram, mekruh, mübah gibi hükümlerin sıra ve derecelerine riayet etmeli, hem de yapılanın din ve dünya hayatına fayda ve zararını daime göz önünde bulundurmalıdırlar.
Bir de topluma yönelik ahlak eğitiminde, iyiyi koruma ve kötüyü engelleme(marufu emir, münkeri nehiy) vazifesinde yaparken bozmamaya, daha iyisini elde edeyim derken daha kötüsüne sebep olmamaya dikkat etmelidirler.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet